GENÇ FUTBOLCU OYNATMAK…1

GENÇ FUTBOLCU OYNATMAK…1

2022 -2023 Futbol sezonu hazırlıkları sürüyor bütün hızıyla… Başta profesyonel “Süper Lig” takımları olmak üzere hemen bütün takımlar yıllardır “borç batağı” içinde debelenip durdurmalarına tam bir finansal çıkmaz içinde bulunmalarına rağmen, bir yandan hesapsız “transferler” yapıyorlar, bir yandan da “kamplar”, “hazırlık maçları” ve ekonomik ve finansal sorunlarla uğraşıyorlar.. Bütün “hay huy” ve “harale gürele” içinde yol alırlarken “geleceğe yatırım yapan” takımların üçü, beşi geçmediğini gazetelerden TV’lerden öğreniyoruz…
“Neden yapılır geleceğe yatırım?” Forma aşkıyla, amatör bir ruhla oynayan aynı zamanda ucuza mâl olan futbolcu kazanmak, kulüp harcamalarından tasarruf etmek ve ileride bunlardan kimilerini satarak gelir sağlamak gibi amaçlarla yapılır geleceğe yatırım.. “Nasıl yapılır?” sorusuna gelince… Kulüp bünyesindeki alt yapı takımlarına U-11’den tutun da U 19’lara kadar her türlü maddi manevi destekle… Çevredeki alt liglerde, amatör i liglerde oynayan takımlar arasında parlayan genç futbolcuları kazanmakla… Planlı programlı çalışmalarla… Zamanla bunlar arasından sivrilen, gelişen yetenekli gençleri seçerek ve üst liglerde oynayan takıma entegre ederek… Peki kolay mıdır bu işler?..
Bir kere “yetenekli futbolcu” bulmak, seçmek çok zordur.. Her genç futbolcu yetenekli değildir. “Yetenekli” diye aldığınız futbolcu sizi yanıltabilir ileriki günlerde.. Veya hiç akla gelmeyen fiziksel, psikolojik, sosyal nedenlerden dolayı düşüş gösterebilir genç futbolcu..
Amatör liglerde, hedefi büyük olmayan profesyonel takımlarda genç futbolcu oynatmak önemli sorunlara yol açmaz; ancak hedefi büyük olan takımlarda, alt yapılardan, daha alt liglerden oyuncu çıkarmak göründüğü kadar kolay değildir… Puan cetvelindeki yeriniz, attığınız goller azsa, yediğiniz goller çoksa; maçlarda fazla süre veremezsiniz genç oyuncuya.. Dolu tribünler -puan ve gol beklerken – genç oyunculara hoşgörü göstermiyor, destek ve teşvik çok az..
Yetenekli bir genci doğru zamanda doğru yerde oynatmadığınız takdirde tepkiler oluşabiliyor tribünlerde.. İşte kaybettin çocuğu..
Günümüzde bu işler daha da zorlaştı.. Alt yapılarda uzun uğraşlar ve emekler vererek kazandığın futbolculara: “Sen bizim evladımızsın düşüncesi” bitti artık.. Onlara da tatmin edici ücretler verip ekonomik ve sosyal güvence altına alacaksın…
Yaklaşık kırk beş yıldır hiç ara vermeden antrenörlük yapıyorum Bu sürecin yaklaşık yirmi yılı Mor-beyazlı Afyonspor’da, (askerlik hariç) Türkiye 2. Ligi’nde 3. Ligde, “İkinci Türkiye Ligi’ne Terfi maçlarında” ve genç takımlarda antrenörlük yapmakla geçti. Hâlen Afyonkarahisar Demirspor’da sürdürüyorum bu işi… Afyonspor’da genç futbolcular oynattım, Afyonlu futbolcular oynattım.. Bu yüzden tepkiler de çektiğim oldu Tribünlerden.. Hiç unutmam Altayla oynuyoruz (O sezon sonu şampiyon oldu ve birinci lige çıktı Altay); tribünler tıklım tıklım dolu. Kapılar kapanalı iki saat olmuş… Maçı 2-1 önde götürüyoruz… Afyonlu bir gencimiz Mete’nin koruduğu kaleye bir şut attı; fakat yumuşaktı şut.. Bizim yedek kulübesi kapalı tribünlerin hemen önünde.. “Ulan o topa öğle mi vurulur; öğretmedi mi Agah Hoca” diye bağırdı birisi.. Şöyle kafamı çevirip baktım yan gözle, stadyuma gelir giderken, çarşıda pazarda gördüğüm “aksayarak yürüyen” tanıdık birisi bu.. Benim kendisini gördüğümü anlayınca hemen sokuldu bir tarafa.. Maçı galibiyetle bitirdiğimizde bizi alkışlayanlara baktım; o kişi yoktu orada ama on gün kadar sonra Lise’nin arkasında gece geç saatlerde hesap vermekten de kaçamadı…
Şimdi gülerek dile getirdiğim bu anıya benzer daha neler var bu genç oyuncu oynatmak konusunda.. Antrenmanlarda “harika” dersin, hayran kalır herkes performansına, yazarsın ilk on bire; çıkar maça pas hataları yapar, pozisyon hataları yapar, gereksiz faul yapar, bir de penaltıya neden oldu mu… Sen de şaşarsın bu işe.. Demem o ki bu iş kolay değildir ve zaman ister sabır ister destek ve ilgi ister..
Bugün artık dünyadaki futbol takımlarının büyük bir çoğunluğu çuvalla para harcayarak transfer yapmak yerine kendi alt yapılarından gelenlere veya çevredeki gençlere forma vererek kulüplerinin mâli yapılarına önemli katkılar sağlıyorlar…
Çok çabuk ve kolay olmuyor bu işler elbette …
“Taşı delen suyun gücü değil damlaların sürekliliğidir…”

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM