Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinden sonra yapılan Mart ayı Belediye Meclis Toplantısının gündemine deprem gerçeği damgasını vurdu

Afyonkarahisar Belediye Meclisi üyeleri Belediye Başkanı Mehmet Zeybek’in başkanlığında Mart ayı meclis toplantısını tamamladı. Nisan ayı meclis Toplantısı 3 Nisan 2023 Pazartesi günü saat 17.00’de başlayacak.
“85 MİLYON DEPREM BÖLGESİNDE YEKVÜCUT OLDU”
Toplantının açış konuşmasını Belediye Başkanı Mehmet Zeybek yaptı. Alınacak kararların Afyonkarahisar’a ve Türkiye’ye hayırlar getirmesini dileyen Zeybek, “Cenab-ı Hak ülkemizin başındaki bu felaketlerden en kısa sürede kurtarsın diye dua ediyoruz. 85 milyon tüm insanımız yekvücut oldu. Deprem bölgesinde el ele verdi, birlikteliğini gösterdi. İngiltere’den gelen arama kurtarma ekiplerinin başındaki görevli aynen şunu söylüyor; ‘Şayet bu deprem İngiltere’de olsaydı İngiltere bunun altından kalkamazdı, çok güçlü bir devletiniz var.’ diye. Biz de bu yardımlaşma ve paylaşma duygusu olduğu sürece Allah’ın izniyle altından kalkamayacağımız hiçbir engel yok. Cenab-ı Hak’tan tekrar niyazımız böyle bir felaketi bu millete bir daha yaşatmasın.” dedi.
“AFYON BELEDİYESİ İSKENDERUN’DAN SORUMLU”
AK Parti Yerel Yönetimler Başkanı Mehmet Özhaseki’nin AK Partili tüm Belediye Başkanlarını İskenderun’da toplantıya çağırdığını dile getiren Zeybek, “Toplantıda Afyonkarahisar’ın sorumlu olduğu yer İskenderun oldu. Şu anda İskenderun’da, Hatay Kırıkhan’da ekiplerimiz çalışıyor. Aşevimizin biri de bu ilçede hizmet veriyor. Tüm araç gereçlerimizle deprem bölgesinde hizmet sağlıyoruz. Belediye olarak başlatmış olduğumuz kampanya ile toplamda Afyon’dan 75 tır ve kamyon gönderdik. Genel olarak ilçeleri ile birlikte Afyon’dan bin tır yardım gönderildi. Hayırda Afyon gerçekten birbiriyle yarıştı. Allah hepsinden razı olsun, yardımlarını Allah öbür dünyada makamlarına ulaştırsın.” ifadelerini kullandı.
11 BİN DEPREMZEDEYİ ŞEHRİMİZDE AĞIRLIYORUZ
Büyük deprem felaketinin ardından zor bir süreç yaşandığını dile getiren Zeybek, “Zor bir süreç, Afyon’da 11 bine yakın depremzede misafir ediliyor. Bizde Sayın Valimizle birlikte depremzedeleri ziyaret ediyoruz. Hepsinin de ortak söylediği şu; ‘Kendi evimizden daha sıcak bulduk. Allah sizlerden razı olsun, kendi evimizi aratmıyorsunuz. Afyon’u biz böyle bilmiyorduk ilk defa geldik.’ diyorlar. Birlikteliğin faydasını gördük çok şükür.” dedi.
“DEPREM ÜLKESİ OLDUĞUMUZU GÖZ ARDI ETMEYELİM”
“Bazı şeyleri de göz ardı etmemek lazım. Söylüyorlar deprem insanları öldürmüyor ama yapılan yapılar insanları öldürüyor.”diyen Zeybek şunları kaydetti: “Biz bir deprem ülkesiyiz bu gerçeği anlamamız, kavramamız lazım. Ona göre tedbirlerimizi almamız lazım. Tedbir hak takdir muhakkaktır. Takdirin önüne geçmemiz mümkün değil ama tedbirleri de insan olarak almak durumundayız. İnşallah bundan ders çıkarırız. Güçlü bir devletimiz var Elhamdülillah bunun üstesinden geleceğiz. Millet olarak birlik ve beraberliğimiz olduğu sürece altından kalkamayacağımız zorluğumuz yok, bunun da üstesinden el birliği ile geleceğimize inanıyorum.”
“AFYON BELEDİYESİ İLE İSKENDERUN BELEDİYESİ KARDEŞ OLDU”
Toplantı Şubat ayı meclis toplantısı tutanak özetinin oybirliğiyle kabul edilmesiyle devam etti. Afyonkarahisar Belediyesi Ticari Taksi İşletme Yasası’na dair yönetmelik güncellemesi gerekli inceleme ve araştırma yapılmasından sonra tekrar meclis gündemine alınacak. Sahipata Mahallesi’nde 2585 ada, 1 ve 2 parseldeki taşınmazların bulunduğu alanda imar plan değişikliği yapılmasını uygun gören rapor kabul edildi. Bir ve iki parseldeki taşınmazların bulunduğu alanda eğitim tesis alanının emsal artırım talebi kabul edildi. Merkez Hoca Ahmet Yesevi Mahallesi 1495 ve 1496 adaların bulunduğu alanda imar plan değişikliği yapılması uygun gören komisyon raporu oybirliğiyle kabul edildi. Afyonkarahisar Belediyesi ile İskenderun Belediyesi arasında kardeş kent ilişkisi kurulması oybirliğiyle kabul edildi.
“BELEDİYE İHTİYAÇ İHTİMALİNE KARŞI KREDİYE BAŞVURACAK”
Afyonkarahisar Belediyesi yatırım harcamaları ve diğer ihtiyaçların karşılanmasında kullanılmak üzere İller Bankası veya kamu, özel bankalardan kredi alınması hakkındaki teklif oybirliğiyle kabul edildi. Konu hakkında açıklama yapan Mehmet Zeybek, “Alacağımız krediyi yatırımlarda kullanmak niyetindeyiz. Depremden sonra ödeneklerimiz iyice düşer diye düşünüyoruz. Ama duamız düşmemesinden yanadır. Bu ihtimali göz önüne aldık. Bir kredi başvurusunda bulunalım diyoruz.” dedi.
“BELEDİYE AFJET’İN SERMAYE ARTIRIMINA KATKI VERECEK”
Afyonkarahisar Belediyesi’nin yüzde 26 oranda ortağı olduğu Afyon Jeotermal Elektrik Üretim Tesisleri Turizm Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’nin (AFJET) Şirketi’nin sermaye artırımına katılım sağlanmasına karar verildi. Mehmet Zeybek, “Şirket ortağı olarak bizimde üzerimize düşeni yatırmamız için meclis kararı gerekiyor. Elektriğe gelen zamlardan dolayı artış gerekiyor. Kuyularda pompaların değişmesi gerekiyor. Rakam 2 milyon 677 bin TL’den 10 milyon 668 bin TL’ye çıkarılmış.” ifadelerini kullandı. İtfaiye Müdürlüğü bünyesinde arama kurtarma birimi kurulması teklifi oybirliğiyle kabul edildi. Meclis üyelerine Mali Hizmetler Müdürü Coşkun Yarımay’ın emekli olması nedeniyle yerine Bekir Bayram’ın vekâleten atandığı bilgisi verildi.
“UYDUKENTTE TARHANA ÇORBASI GİBİ ZEMİNDE 24 KATLI BİNA NEYİMİZE?”
Toplantı sonunda Belediye Meclis üyeleri sırayla deprem gerçeği, yapı güvenliği konularındaki görüşlerini açıklamak üzere söz aldılar. Zafer Partisi Meclis Üyesi Yılmaz Kasap, “Meclisimizde 6 kattan daha fazla binalara müsaade etmeme kararı aldık. Ama Afyon’da 24 katlı yapılar hem de tarhana çorbası gibi bir zemin üzerine oturtulmaya çalışılıyor. Ben o günlerde niye böyle yapıyorsunuz? Yapmayın bunu, 24 katlı yapı neyimize, niye bunu böyle yapıyorsunuz dediğimde ‘Suyun üzerine inşaat yapılabildiği bir çağdayız. Uydukent’te o zeminin üzerine niye yapılmasın ki?’ diye bana cevap verdiler. Teknoloji gelişirse 24 katlı yapı yaparsınız. Şu anda henüz o teknoloji yok. Biz mümkün olduğu kadar bilim adamlarının söylemlerini hemen kulak verip kendimizi uyarmamız gerekiyor. Ben de Afyon’daki vatandaşları buradan bazı konularda uyarmaya çalışıyorum.” dedi.
“YENİ FURYA YATIRIMLARIN UYDUKENT’E SEVKİ”
3 Şubat Sultandağı depreminin Afyonkarahisar’da oldukça hissedildiğini hatırlatan Kasap, “Sultandağı depremini hissedilen yığma binalar iyi bir imtihan verdi. Ama karkas binalar sınıfta kaldı. Binalar iskeletten, kolon kiriş sarılma bölgesinden hasar gördü. Ama bizim Afyonlu, ayıp olur. Aman görmesinler. Aman hemen çabuk boya badana yapalım kapatalım anlayışıyla hareket etti. Bunlar çok tehlikeli işlerdir. Hal böyle olunca binanın ne kadar hasar gördüğünü de bilemiyoruz, göremiyoruz. Eğer binada sıkıntı varsa o bina sizin tabutunuz mu olacak? Sen neden o çatlakları, patlakları kapatmaya çalışıyorsun ki? Afyon’da bir başka furya daha başladı. Tüm yatırımlar ha bire Uydukent bölgesine sevk ediliyor. Ben başkasının yatırımının peşinde de değilim. Gözüm de yok. Ama yatırımların o bölgede gerekli tedbirler alınarak yapılması lazım. Yarın yine hep beraber oturup ağlamaya başlayacağız. Nasıl Kahramanmaraş depreminde perişan olduysak bu sefer kendi hısımlarımız, akrabalarımız içinde olarak üzülmeye ve ağlamaya başlayacağız. Bunlara gerek yok. Allah gözlerini doyursun. Artık yeter 5-6 katlı bina senin neyine yetmiyor? Neden hala dikine çalışma yapıyorsun? Cumhurbaşkanı bile söyledi dikine çalışmayalım, yatay çalışalım diye açıkça söyledi. Bunu deklare etti. Ama hala daha çok katlı yapıları yapmaya devam ediyoruz.” diye konuştu.
“BİZE GÖREV DÜŞERSE DESTEK VERİRİZ”
Kasap sözlerini şöyle tamamladı: “Uydukent’teki suyun kimyasal özelliği sebebiyle betonun vasfını bozup kalitesini düşürmektedir. Beton kalitesi düşünce temel içerisindeki demirlerin korozyona uğraması söz konusudur. Beton baskısını kaybettiğinden dolayı taşıma kabiliyeti kalkar. İşte bunlardan dolayı da biz binalarımızın temellerini bohçalama suretiyle kimyasal özelliklerden etkilenmeyecek şekilde tertiplememiz gerekiyor. Buna çok dikkat etmemiz gerekiyor. Bu konularda biz Belediye ve Valilik olarak da vatandaşı uyarmak, vatandaşa bu konuları izah etmekte yardımcı olmamız gerekiyor diye düşünüyorum. Bu konularda da bize bir görev düşerse biz aman bu görev benim başıma ağrıtır diye düşünmeyiz. Her türlü desteği veririz. Deprem felaketinin halen daha şokunu yaşıyorum. Dokunsalar ağlayacak haldeyim.”
“BİZ DİKEY MİMARİYE İZİN VERMEDİK”
Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, yanlış yapmak gibi bir lükse sahip olmadıklarını söyledi. 2019 yılında yapılan Mahalli İdareler Seçimi sonrası göreve başladıklarında yüksek katlı yapılaşmaya karşı aldıkları meclis kararı için meclis üyelerine teşekkür eden Zeybek, “Afetlere karşı uygulanacak yol haritası oluşturduk. Dikey mimariye izin verilmeyeceği kararını aldık. İyi ki o kararı almışız. Yapı nizamını bozmayacağım dedim. Dört kat ise 4 kat. Dört katın olduğu caddede kesinlikle 5. kata izin vermeyeceğim. Allah akıl vermiş. Kur’an Kerim’de ‘Onlar akıl etmez mi?’ diyor. Biz akıl edeceğiz. Tedbirimizi alacağız. Takdirin önüne geçmemiz zaten mümkün değil. Dikey mimarilerde bizim suçumuz yok. Hiç izin vermedik. İmar komisyonundaki arkadaşlarımız güzel bir çalışma yapıyor. Sizleri de bilgilendireceğiz. Afyonkarahisarlıların yaşam şartlarını daha güzel hale nasıl getiririz diye çalışmalar var. İlerleyen günlerde deprem gündemi ile olağanüstü meclis toplantısı yaparak, kararlar alabiliriz. Arkadaşlarımız özveri ile çalışıyorlar. Hepsinden Allah razı olsun.” dedi.
“BEDELİ NE OLURSA OLSUN BUNUN KARŞISINDA DURACAĞIM”
Zeybek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu deprem hepimize çok şey öğretti. Öğrenmeyenler de öğrenmek zorunda. Afyon’da diri fay hatları var. Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nden (MTA) bu fay hatlarının yer aldığı haritayı istedik. Fen İşleri ve İmar Müdürlüğümüze asacağım. Çok katlı bina isteyenlere o fay hatlarını göstereceğim. Git oraya bak ondan sonra iste diyeceğim. Bedeli ne olursa olsun bunun karşısında duracağım. Göz göre göre insanımızı tehlikeye atmanın anlamı yok.”
“İZOLATÖR OLMAYAN BİNAYA RUHSAT VERMEYECEĞİM”
Afyonkarahisar’da yapılacak yüksek binalarda deprem güvenliği açısından izolatör sisteminin zorunlu hale getirileceğini açıklayan Zeybek şunları kaydetti: “Kesinlikle deprem izolatörü şartı getireğiz. Birinci Organize Sanayi Bölgesinde çok katlı yapılar var. Bundan sonraki süreçte de o bölgede asla deprem izolatörü olmayan bina yaptırılmayacak. Kesinlikle deprem izolatörü konmadan yapı yapılması için o bölgeye ruhsat vermeyeceğim. Bunu da böyle bilsinler. Şart olarak getireceğiz. Mutlaka deprem izolatörü koyacaklar” ifadelerini kullandı.
“AFYON’UN DİĞER İLLERE GÖRE DAHA TEDBİRLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM”
Millet İttifakının CHP’li Üyesi Mimar Hüseyin Hüsnü Taşer, deprem ve yapı güvenliği hakkında şu görüşlerini bildirdi: “Depremin alevli olduğu dönemde insanlar tedbirleri arttırma, tedirgin olma safhasına giriyorlar ve 1-2 ay içerisinde her şey unutuluyor. Eski yaşantıya dönülüyor. Ben tabii karamsar bir tablo çizmek istemiyorum. Yaklaşık 30 yıldır Afyon’da mimarlık mesleği yapıyorum. İlk başladığım dönemlerde betonumuz şantiyelerde kamyonlarla gelen kum beton karma ekipmanlarıyla şantiye ortamında karılan betonlardı. 1995 senesinde yaşanan Dinar depreminin arkasından il bazında birtakım tedbirler alarak hazır betona geçtik. Hazır beton uygulamasının da birtakım hataları olmasına rağmen bir beton kalitesini en azından yakaladık. 1999 senesinde yaşanan büyük Adapazarı depreminin arkasından daha kapsamlı tedbirler alındı. Birinci derece deprem bölgesinde olmamız nedeniyle temellerde daha yüksek kalitede beton standardı altında olmamak kaydıyla karkas betonarme kalitesi yakalanmaya çalışıldı. Afyon’da müteahhitlik yapan arkadaşlarımın gerekli özeni gösterdiğini düşünüyorum. Aynı zamanda Belediyemizin ruhsat servisinin de denetlediği dönemlerde her ne kadar bir takım hatalarımız, eksiklerimizin olsa da diğer illere oranla çok daha tedbirli olduğumuzu düşünüyorum. Bu demek değildir ki bütün yapılarımız sağlam. Ancak olabildiğince de tedbirleri almaya çalıştığımıza inanıyorum. Bize düşen görev bundan sonra hataları en azından indirmektir. En basit örneği son meclis kararlarımızla çok katlı yapıları engelledikten sonra bu mecliste bizim muhalefet etmemize rağmen bazı parseller için çok katlı izin verdiğimizi de hatırlatmak istiyorum. Şimdi o arkadaşlar kendilerini sorgulasınlar. En azından bunu dile getirmek istiyorum. Yapı kalitemizde sorun olduğunu düşünmüyorum. Yapıların hasar görmeyeceği anlamına da gelecek bir durum yok. Yapıda süreklilik denilen bir kavram vardır. Yapı depremden hasar görebilir. Önemli olanı onun içerisinde yaşayan, barınan insanların sağlıklı yapıların dışarıya çıkmasını sağlamaktır. Çok kaliteli bina yapacağım diye ekonominin büyük bir bölümünü de yapıya yüklemek doğru değildir. Önemli olan insanların ölmemesini sağlamaktır yapı kalitesi yapıda bu dengeyi sağlamaktır. Bu dönemde insanlar hararetli oldukları için çok farklı algılıyorlar. Biz kurumsal olarak doğru tedbirleri alacağız. Yapı denetimlerini kitabına uydurmak için değil de yerindeki icraata uygun olarak doğru yapacağız.”
“ESKİ YAPILAR KONTROL ALTINDA TUTULMALI”
Millet İttifakının İYİ Partili Belediye Meclis Üyesi Hasan Akyalçın, yıkılması muhtemel olan yerlerin tespit edilip gerekli önlemlerin alınması gerektiğini söyledi. Akyalçın şöyle konuştu: “Eski yapılarda olası bir depremde muhtemelen tekrar yıkılmalarla karşılaşacağız. Bence mevcut yıkılmaya yüz tutmuş veya Afyonkarahisar içerisinde eski yapıların olduğu içerisinde insan yaşanmayan ama ihtiyacı olanların mecburen gelip yaşadıkları yerlerin kontrol altında tutulması gerektiğini düşünüyorum. Onları gerekirse yıkmamız lazımdır. Veya beton bloklarla destek verilerek güçlendirmemiz lazımdır. Veya karbon fiber dediğimiz ünitelerle güçlendirerek yıkılmasını önlememiz lazım. En azından o yapıların içinde yaşayan insanların canlı çıkmasını sağlamamız lazım. Burada yeni yapılacak olan binalarda mutlaka önlemler alınacaktır. Muhtemelen bizler de buna destek vereceğiz. Önümüzde mevcut eski yapılar var. Bizim önce hangi hatlarda, nerelerde, ne kadar eski yapı var? Bunların düzeltilmesine yönelik adımları atmamız lazım. Veya bunları Belediye olarak tespit edip kim yapacaksa onların önünü açmamız lazım ve eskileri takip etmemiz lazım düşüncesindeyim.”
“BİLİME KARŞI YAPTIĞIMIZ HERŞEY TERS TEPER”
İYİ Parti Meclis Üyesi Abdulah Hocaoğlu konu hakkında şunları söyledi: “İkinci depremin merkezi Elbistan’da görev aldım. Biz bu zamana kadar neler yapacağımızı orada öğrendik. Bunu bir mimar olarak konuşuyorum. Neler yapmyacağımı da ben bu yaşında Elbistan’da öğrendim. Bundan sonra neler yapmamamız gerektiğini görerek. Kamer suresinde Allah ‘Bu dünyayı bir ölçüye göre, bu evreni bir ölçüye göre yarattığını.’ söyler. Bizim görevimiz bu ölçüyü bilmin ışığında sürdürmektir. Biz bilime karşı ne yaparsak ters tepecektir. Amik Ovası, Amik Gölü eski şehirlerin yerleşimine bakarken, İstanbul, Ankara, İzmir hiç fark etmez. Avrupa’daki şehirler hep tepeye konumlanmış sağlam zemine konumlanmış şehirler diyoruz. Afyonkarahisar’ın merkezi de keza kale ve çevresinden sağlam zeminden başlar. 1940-1950 yıllarından sonra tüm şehirlerimize ovaya yerleşerek büyüme politikası güdüldü. Biz bilimle savaşırsak gün gelir bilim bize bu şekilde ders verir. Yani biz evrenin yasalarıyla karşı düşersek bu şekilde sonuçlar alırız. Şimdi herkes bir şeyler söyledi. Herkesin söylediğine katılıyorum. Ben başka bir noktaya parmak basacağım. 2008 yılından sonraki deprem yönetmeliğinde biz ülkecek inşaat konusunu bir nebze de olsa çözmüşüz. Neden bunu söylüyorum? Teknolojinin gelişimiyle betonun nasıl oluşup, demirin nerde nasıl bağlanacağına kadar, sıklıklarına kadar her şeyi bu şekilde çözmüşüz. Daha sonraki gelen yönetmeliklerde bu şekildedir. Bu sevindiricidir inşallah biz imar komisyonu olarak bahsettiğiniz çalışmaları yapıp ekstra önlemler alıp riski sıfıra indirmeyi planlayacağız.”
“ÖRGÜTLÜ TOPLUMUN AFETTE ÖNEMİ ORTAYA ÇIKTI”
CHP Meclis Üyesi Av. Murat Çelikbaş şunları söyledi: “Devletle vatandaş arasındaki sıkıntıları konuşuyoruz. Bunları kimi zaman siyasi söylemlere çeken gruplar, partiler vardır. Olaya bunların hepsinden bağımsız bakmak lazımdır. Artık bazı meseleleri açıkça konuşabilme cesaretini de göstermek lazım. Şuydu buydu, o partiden de bu partiden de buna bakmak istiyorum. Bu deprem çok büyük bir felakettir. Sonuç itibariyle öyle veya böyle bir organizasyon problemi yaşandı, bir sıkıntı yaşandı. Bu da demek ki milleti devlete ayırmaya gerek yok sayın başkanım. Bu milletin temsilcilerinden oluşan bir aileyiz. Bunu bugün Adalet Kalkınma Partisi bu iktidarı yönetme gücü elde tutar. Yarın başkasında önemli değil. Ama önemli olan bizim için kutsal olan beraberce toplum olarak bizi yönetmesi için seçtiğimiz kişilerin yaptıklarıdır. Kızılay’da birtakım meseleler oldu. Hepimiz hayal kırıklığı oluşturdu. Eminim ben bütün arkadaşlarım bundan rahatsızlık duydu. Bunları söylerken güzel tarafları da söylemek lazım. Hakikaten milletimiz de çok büyük bir dayanışma örneği gösterdi. Ben kendi adıma da teşekkür ediyorum. Elinizden geleni yaptınız. Biz Afyon’da neler yapabiliriz? Benim sizden ricam budur. Mutlaka teknik çalışmalar yapılacaktır. Mutlaka buna yönelik olay da taze bir takım tedbirler alınmaya çalışılacaktır. Ama önemli olan artık bu şehirde bölgenin deprem bölgesi olması hasebiyle de bir duyarlılık gösterilmesidir. Gelin buna önderlik edelim. Bu şehirden yaşamaktan zevk aldığım mutlu bir şehir haline getirelim.”